Anne baba olmak büyük bir sorumluluk olsa da hepimiz önünde sonunda insanız. Kızdığımız, kendimize hakim olamadığımız ve her şeyin üstümüze geldiğiniz düşündüğümüz anlar oldukça normal.
Çocuklarımızın bizi zorladığı anların üstesinden gelmek de bu anlara dahil. Bu anlardan sağ salim çıkmak bir hayli zor olsa da sabırsız bir anne baba olup olmadığınızı anlamanın bazı işaretleri var. Bu işaretleri ve çözüm önerilerini sizler için derledik;
- Hiç molanız olmadığını düşünüyorsanız;
Sabah kalkıp çocukları okula hazırlamak, onları okula sağ salim ulaştırıp işe koşmak, işten sonra eve gelip yemek, oyun, ders ve uyku çemberine girmek sizi tükenmiş hissettiriyor olabilir. Bu durumda bazen durup kısa bir ara vermek istemeniz ve hiç molanız olmadığını düşünmeniz oldukça normal.
Peki ne yapmalı?
Kısa bir molaya ihtiyaç duyduğunuzda en hızlı çözüm 5 dakikalığına odanızda kendi kendinize kalmak olabilir.
Daha uzun molalara ihtiyaç duyuyorsanız, ayda bir kez çocukları eşinize emanet edip arkadaşlarınızla yemeğe çıkabilirsiniz.
Küçük değişiklikler için her gün yarım saat erken kalkıp çocuklar henüz uyanmamışken kendinize vakit ayırabilir, ya da büyük değişiklikler için evinize daha yakın bir iş arayabilirsiniz.
- Yeterli vaktinizin olmadığını düşünüyorsanız;
Çocuğunuz hastalandı ama hem onunla ilgilenmek hem de iş yerinizde sizi bekleyen sorumlulukları yerine getirmek zorundasınız. Günlerin daha uzun sorumlulukların daha az olmasını isteyebilirsiniz.
Peki ne yapmalı?
Her seferinde tek bir işi halledin ve o işi bitirdikten sonra diğer işi düşünmeye başlayın. Eğer beyniniz yapılacak işleri düşünmekten patlamak üzere gibi hissediyorsanız, telefonunuzda ya da küçük bir defterde yapılacak işler listesi yapın. Bu listede bulunan her madde bittikten sonra bir diğerine geçin. Bu sizin zamanı daha iyi yönetmenize imkan sunacaktır.
- Sıkboğaz edildiğinizi hissediyorsanız;
Çocukları daha şimdi okuldan aldınız ama saat 5 olmuş ve acıkmışlar bile. Eve gidip yemek hazırlayacaksınız ama bu kez de ödevlerini tamamlamak için yeterli zaman olmayacak. Bu arada doktordan randevu almayı da unuttunuz ve hepsi bir tarafa hayattan hiç zevk almıyor ve her şeyi kaçırıyor gibi hissediyorsunuz.
Peki ne yapmalı?
Öncelikle sakin olun ve yavaşlayın. Gerçek anlamda yavaşlayın. Her yapmanız gereken şeyi önceden düşünüp stres seviyenizi artırmayın. Bırakın çocuklar 15-20 dakika geç yemek yesin. Bırakın bir ödevler her zamanki gibi mükemmel olmasın.
Tüm bunların yanı sıra hayatınıza bakın ve hangi sorumluluklardan vazgeçebileceğinizi kendinize sorun. Gereksiz bir aktiviteye zaman ayırıyorsanız onu hayatınızdan çıkarın.
- Her zaman yorgun hissediyorsanız;
Sabah uyandığınızda, dinlenmek için bir süre oturduğunuzda bile kendinizi yorgun ve tükenmiş hissediyor, her anın sizi daha çok yorduğunu düşünüyorsanız sabırsız anne-baba olma yolunda hızla ilerliyorsunuz demektir. Yorgunluk hissiniz sizin doğru düşünmenizi engeller ve bazen çocuğunuz için doğru kararları alamayabilirsiniz.
Peki ne yapmalı?
Dinlenebileceğiniz her anı değerlendirin. İster 5 dakika ister yarım saat olsun ne kadar erken uyursanız o kadar çok dinlenirsiniz. Kendiniz için yaratacağınız dinlenme ve uyuma süreleri kısa görünse de aslında sizin için büyük farklara sebep olabilir.
- İstemediğiniz kadar çok bağırıyorsanız;
Çocukları kontrol etmekte zorlandığınızda sesinizi yükseltmek size kolay geliyor olabilir. Ama bağırmak ne kimsenin hoşlandığı bir şeydir ne de gerçekten işe yarar. Bağırma konusunda ileriye gittiğinizi hissediyorsanız, çocuklarınız üzerinde olumsuz etkilerini de çok yakında görebilirsiniz.
Peki ne yapmalı?
Çocuğunuza bağırmadan önce birinin sizi gördüğünü ve söylediklerinizi duyduğunu düşünün. Başkalarının önünde yapamayacağınız davranışları çocuklarınıza yapmayın.
Çocuklarınıza kızdığınızda aslında nasıl davranmayı istediğinizi kafanızda canlandırın ve bunun pratiğini yapın.