Gelişim psikolojisi, eğitim psikolojisi ve klinik psikolojisi başta olmak üzere bir çok psikoloji alt disiplinlerinin yaptığı çalışmalar 18 aydan itibaren kreşlere ve daha sonrasında anaokuluna giden çocukların fiziksel, zihinsel, sosyal ve duygusal olarak yaşıtlarına oranla çok daha ileri düzeyde olduklarını göstermiştir. Kreş ve anaokulu gibi sosyal ortamlara giren ve bu ortamlarda arkadaşlık ilişkisi kurarak ve eğitmenlerin kendilerini doğru yönlendirmesiyle yeteneklerinin ve becerilerinin çok daha hızlı geliştiği görülmektedir.
Eğitimin temel amacı, çocukları kendi yeteneklerinin bilincine vardırmaktır...
Erich Fromm
Bilindiği üzere ilk 6 yaş insanın tüm hayatı boyunca kazandığı ve öğrendiği tüm dönemlerden çok daha fazla öğrenmenin gerçekleştiği dönemdir. Bu dönemde çocuklar öğrenmeye ve gelişime hayatlarında hiç olmadığı kadar açık olurlar. Bu nedenle doğru bir yönlendirme ile öz güven sahibi, sorumluluk alabilen, derslerinde ve kendisine verilen görevlerde başarılı bir birey haline gelmektedir. Bunun en büyük sebepleri arasında beyin fonksiyonlarının neredeyse tamamına yakının bu süreçte gelişimini tamamladığı ve bu gelişim aşamasında her bilginin kalıcı olarak işlendiği gösterilebilir.
Okul Öncesi Eğitim
Bir çocuğun ailedeki psikososyal gelişimi ilk 18 aya kadar son derece gerekli ve hayati önem taşımaktadır. Ancak 18 aylık bir süreçten sonra çocuk belli bir altyapıya sahip olur. İlk 18 ayın sonunda çocuk daha fazla sosyalleşme ortamı arar ve gelişiminin en üst seviyeye çıkması için bu gereklidir. Kreş ve anaokuluna annenin yokluğunda gidilecek bir yer olarak görmemek gerekir. Çünkü okul öncesi eğitim ailenin temelini oluşturduğu çocuğun fiziksel, ruhsal, sosyal ve kişilik olarak gelişiminin hızlandırılması ve ailenin gerçekleştiremediği sosyal ilişki, arkadaşlık ilişkileri, yeteneklerinin ortaya çıkartılması gibi bir çok alanda çocuğun gelişimine önemli oranda katkı sağlamaktadır.
Tüm bu bilgiler ve araştırmaların gösterdiği sonuçlar doğrultusunda okul öncesi eğitimin insan hayatının ilerideki süreçlerinde çok daha başarılı ve verimli bir birey haline gelmesinde kilit rolü bulunmaktadır. Bu nedenle okul öncesi öğretime 18 ayı dolduran tüm çocukların gönderilmesi tek tek birey açısından önemli olmakla birlikte ülke geleceği açısından da son derece önemlidir. Okul öncesi eğitim yukarıda da belirttiğimiz gibi fiziksel, zihinsel, sosyal, kişilik ve yetenek olarak çocuğun gelişmesine katkıda bulunmakla birlikte dil gelişimi, zaman kavramını ve görev bilincini de kazanır.
Üstelik potansiyeli yüksek çocukların bu potansiyellerinin tam anlamıyla etkin kullanılmasını ve bu durumunun daha da geliştirilmesi konusunda çok önemlidir. Yalnızca potansiyeli yüksek çocuklar için değil yaşıtlarına göre daha geride olan çocukların da yaşıtlarına oranla kendilerini geliştirmelerini ve yaşıtları ile aynı seviyelere gelmelerini mümkün kılmaktadır. Özellikle yaşıtlarına göre geride kalan çocuklar için okul öncesi eğitim gelişimlerinin normal düzeye ulaştırılması ve yaşıtları ile aynı seviyede olması için oldukça önemlidir. Aksi takdirde erken dönemde gelişimi aksarsa ilerleyen dönemde yaşıtlarına yetişmesi oldukça zor bir hale gelebilmektedir.